KAÇAKÇILIK SUÇLARI VE YARGILAMA SÜRECİ

Kaçakçılık suçları, hem ekonomik düzeni hem de toplumun güvenliğini tehdit eden ciddi ihlallerdir. Bu yazıda, Türkiye’deki kaçakçılık suçlarıyla ilgili yasal düzenlemeler, yargılama süreçleri ve ilgili davalara katılma hakları ayrıntılı olarak ele alınmıştır.

Görevli Mahkemeler ve Davaya Katılma Hakkı

5607 sayılı kanunun 17. maddesi kaçakçılık suçlarında görevli mahkemeyi asliye ceza mahkemeleri olarak belirlemiştir. Birden çok Asliye Ceza Mahkemesi olan yerlerde 1 nolu Asliye Ceza Mahkemesi yetkilidir. Kaçakçılık suçuyla bağlantılı olarak resmi belgede sahtecilik suçunun işlenmiş olması halinde ise görevli Mahkeme Ağır Ceza Mahkemesidir.  Kaçakçılık suçu ile birlikte resmi belgede sahtecilik suçunun dışında bir suç işlenmesi halinde davalar birlikte görülemez. (Yargıtay 7. C.D. 17.12.2018 2015/24953-5607 Md. 17/2) Birden çok Ağır Ceza Mahkemesi olan yerlerde ise yine 1 nolu Ağır Ceza Mahkemesi görevli sayılır. Çocukların işlediği kaçakçılık suçlarında ise 1 numaralı Çocuk Mahkemeleri bakması HSK 19.04.2011 tarihli 725 sayılı Kararı karar verilmiştir.

6455 Sayılı kanuni değişikle kaçakçılık suçlarında davaya katılma hakkı sadece Gümrük İdaresine verilmiştir. (5607 say. Md. 18) Bu kapsamda eşyanın artık niteliğinin bir önemi yoktur. Lakin bu değişiklik yapılmadan önce eşyanın niteliğine göre tütün ve alkol olması halinde Tarım ve Orman Bakanlığı, akaryakıt olması halinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun davaya katılma hakkı olduğu kabul görülüyordu. Nitekim Yargıtay 7.CD. 15.09.2021 tarihli kararında Tarım ve Orman Bakanlığı vekilinin  katılma hakkı olmadığından temyiz talebini reddetmiştir. 

Kaçakçılık Kanunun Amacı Nedir? 

5607 sayılı kanunun amacı, kaçakçılık fiilleri ve yaptırımları ile kaçakçılıkla mücadele, izleme, araştırma, usul ve esasları belirlemektir.

Kaçakçılık Suçları

Kaçakçılık suçları çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir ve farklı yasal düzenlemelere tabi tutulur. Bu yazıda, kaçak eşyanın gümrük kapılarından beyana tabi tutulmaksızın sokulması, aldatıcı işlem ve davranışla gümrük vergisini ödemeden ülkeye sokulması, transit rejim hükümlerine aykırı hareketler, geçici ithalat ve işleme rejimi çerçevesinde eşyanın hile ile yurt dışına çıkarılmış gibi işlem yapılması gibi birçok suç tipi ele alınmıştır. Ayrıca, kaçak eşyanın ticari amaçla satışı, saklanması veya taşınması, ithali veya ihracı yasak olan eşyaların ülkeye sokulması veya çıkarılması gibi konular da ayrıntılı şekilde incelenmiştir.

KAÇAK EŞYANIN GÜMRÜK KAPILARINDAN BEYANA TABİ TUTULMAKSIZIN SOKULMASI VEYA GÜMRÜK KAPISI HARİCİNDE YURDA SOKULMASI (5607 SAYILI KANUN MD. 3/1 )

5607 sayılı kanunun 3/1 fıkrasında kaçak eşyanın gümrük kapılarından beyana tabi tutulmaksızın sokulmasi veya gümrük kapisi haricinde yurda sokulmasi cezalandırmaktır. İlk eylemde gerçekleştiren sanıklar hakkında 1 yıldan 5 yıla ve 10 bin güne kadar adli para cezasına ikincisinde ise bu temel cezanın ⅓ oranında arttırılarak cezalandırılacağını düzenlenmiştir. Bu hususta ürünlerin Gümrük Kapılarından yasal olarak nasıl giriş yapılacağına ilişkin 4458 sayılı yasa hükümlerinde yer almaktadır. 

Örneğin 26 karton kaçak sigaranın valize saklanarak sınır kapısından içeri sokulması ve polisin yakalaması ile gerçekleşen eylemde sanık yukarıda anlatılan 3/1 fıkrası gereği cezalandırılacaktır. 

Burada yargılamayı yapan mahkeme suçun faillerinin yakalandığı yer, savunma, eşyanın miktarı, gümrük kapısına ya da Türkiye sınırına olan uzaklığı dikkate alınır. 

ALDATICI İŞLEM VE DAVRANIŞLA EŞYAYI GÜMRÜK VERGİSİNİ ÖDEMEDEN ÜLKEYE SOKULMASI ((5607 SAYILI KANUN MD. 3/2)

Bu suçun gerçekleşebilmesi için aldatıcı eylem ve davranışla gümrük vergilerinin tamamının veya bir kısmını ödenmemiş olması gerekir. Bu suçun cezası 2 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 10 bin adli para cezasıdır. Eğer aldatıcı eylem gümrük vergisini etkilemiyorsa bu suç oluşmaz gündeme gelmez onun yerine 4458 sayılı Gümrük Kanunu gereği Kabahatler Kanunu gereği işlem yapılır. Örneğin eşyanın vergisini az ödemek için fatura üzerinde tahrifat yapılması durumunda bu suç meydana gelecek sanık hem 5606 sayılı Kanunun hem de sahtecilik suçundan ağır cezada yargılanacaktır.

TRANSİT REJİM ÇERÇEVESİNDE TAŞINAN SERBEST DOLAŞIMI BULUNMAYAN EŞYANIN REJİM HÜKÜMLERİNE AYKIRI OLACAK ŞEKİLDE GÜMRÜK BÖLGESİ İÇİNDE BIRAKILMASI (5607 SAYILI KANUN MD. 3/3)

Transit rejim hükümlerine uygun taşınan mallarda transit beyannamesi varlığı gerekir. Bu suçun oluşması için serbest dolaşımda olmayan eşyanın transit rejimi kapsamında taşınması sırasında rejim hükümlerine aykırı olarak Türkiye de serbest dolaşıma girmiş olması gerekir. Serbest dolaşımda bulunan eşya  bu suçun konusu olamaz. 

GEÇİCİ İTHALAT VE İŞLEME REJİMİ ÇERÇEVESİNDE GETİRİLEN EŞYAYI HİLE İLE YURT DIŞINA ÇIKARMIŞ GİBİ İŞLEM YAPILMASI (5607 SAYILI KANUN MD. 3/4)

Bu suçta İlki “geçici ithalat rejimi” altında ülkeye sokulan eşya(Gümrük Kanunu Md. 128-134 bu rejim düzenlenmiştir-örneğin yabancı plakalı taşıma araçlarının geçici ithalat ile türkiye girişi), 

diğeri ise “dahili işleme izin belgesi” kapsamında yurda ithal edilen eşyanın(Gümrük Kanunu 108-115 düzenlenmiştir-örneğin makarna üretiminde elde edilecek buğdayın yurda dahili izin belgesi ile vergiden muaf şekilde girmesi, yurttan makarna yapılarak yurt dışına satılması ve akabinde dahili işleme izin belgesinin kapatılması durumunda  gümrük vergisi ödenmemiş olması)  ihracı sırasındaki kaçakçılık fiilleridir. Bu eşyalardaki kaçakçılık eylemlerinde Bakanlar Kurulu Kararları  ve Tebliğlerine uyulması gerekmektedir. 

5607 SAYILI KANUNUN MD. 1-4 İŞTİRAK ETMEKSİZİN KAÇAK EŞYANIN TİCARİ AMAÇLA SATIŞA ARZ EDEN, SATAN, TAŞIYAN, SAKLAYAN KİŞİ (5607 SAYILI KANUN MD.  3/5

Bu suçun oluşması için öncelikle 1-4 fıkralar arasında gerçekleşen eylemlere iştirak edilmemesi,  ele geçirilen eşyanın kaçak eşya olması ve ticari amaçla satılması, satışa arz edilmesi, saklanması ve nakledilmesi seçimlik eylemlerinden birine girmesi gerekmektedir. Eşyanın kaçak eşya olup olmadığı fatura ile ispatlanır. Fatura menşei ispatlandığı durumda kaçak eşya olmaktan çıkar, bu konuda mahkeme uzman bir bilirkişi yardım istenebilir. Bu suç kasıtlı olarak işlenen bir suç olup eşyanın kaçak olduğunu bilerek ve isteyerek yapılması  gerekir. Bu suçun faili ise kaçak eşyayı bilerek ve ticari amaçla satan, satışa arz eden, taşıyan ve saklayan kişidir. Bu suçun cezası 1 yıldan 3 yıla hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıdır. 

Zincirleme fatura menşei araştırma da failinin fatura, irsaliye ve fatura yerine geçen belgeleri sunması ile ithalata kadar araştırma(ithalat beyannamesi) sürecinin bilirkişi ile ispat edildiği yöntemdir. Bu yöntemde fatura düzenleyici duruşmada tanık olarak getirilir, ibraz edilen faturaları düzenleyip düzenlemediği defter ve belgeleri incelenir. Akabinde dosya uzman bir bilirkişi tevdi edilerek kaçak eşya olarak cins, sair özellikleri temsil edip etmediği araştırılır. 

Nitekim Yargıtay 7. C.D 22.06.2021 tarihli 2019/2435 E. 2021/8558 K. ilamında “ dava konusu eşyayı uzman bilirkişi tevdi edilip miktar,cins ve sair özellikleri itibariyle ayniyet tespiti yapıılması ve sonucunua göre hüküm tesis edilmesi gerekirken yeterince tespit yapılmadan zincirleme fatura araştırması tamamlanmadan yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesis edilmesi” BOZMAYI gerektirimiştir. 

ÖZEL KANUNLAR GEREĞİNCE GÜMRÜK VERGİSİNDEN MUAF OLARAK İTHAL EDİLEN EŞYANIN İTHAL AMACI DIŞINDA SATILMASI, DEVREDİLMESİ, SATIN ALINMASI, KABUL EDİLMESİ  (5607 SAYILI KANUN MD. 3/6)

Uygulamada bu suç en çok muafen ithal olunan engelli araçlarında bu durum gündeme gelmektedir. Bu suçta ön koşu olan ithal işleminin tamamlanmış olması, Türkiye de serbest dolaşıma girmiş bulunması ve gümrük vergisinden tamamen veya kısmen muaf olması gerekmektedir. Gümrüklerde ki eyya muafiyeti Gümrük Kanunu 167 maddesinde düzenlenmiştir. Gümrük muafiyetinde yer alan bu listedeki eşyaların gümrük vergisinden muafiyetini öngören ithal amacı dışında satılması, devredilmesi, tahsis edilmesi ve bu özelliği bilinerek satın alınması kabul edilmesi durumunda bu suç oluşur. 

Eşyanın ithal amacı dışında kullanılıp kullanılmadığı tespiti özel kanunlarca belirlenen düzenleme göre ortaya çıkacaktır. (Örneğin Petrol Kanunu,  2581 sayılı Kanun vs.) 

Bu suçun faili eşyayı ithal amacı dışında yukarıda seçimlik hareketleri gerçekleştiren kişidir. Bu suç kasten işlenen bir suçtur. Cezası ise 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve 5000 güne kadar adli para cezasıdır.

İTHALİ KANUN GEREĞİ YASAK OLAN EŞYAYI İTHAL EDEN, BU ÖZELLİĞİNİ BİLEREK SATIN ALAN, SATIŞA ARZ EDEN, TAŞIYAN VE SAKLAYAN KİŞİ (5607 SAYILI KANUN MD. 3/7)

Bu suçun oluşması için ithali kanun tarafından yasaklanmış olması gerekir. CB kararnamesi, tebliğ, yönetmelik ya da idari kararla yasaklanan eşyaların bu suç oluşmaz. Örnek olarak radar tespit cihazı ülkeye ithali yasaktır. Bunu ülkeye sokan kişiler yukarıda seçimlik hareketleri işleyenler bu ceza ile muhatap olurlar. Suçun oluşması için ithali kanun gereği yasaklanmış eşyayı ithal edilmesi veya bu özelliğini bilerek satın alınması, satışa arz edilmesi, satılması, taşınması ve saklanması gerekir. 

Suçun manevi unsurunda kanun koyucu ilk fıkrada ithali yasak olup olmamasını ya da ticari amaçla sokup sokmadığı koşulunu aramamaktadır. 2 fıkrasında ise bir şekilde ülkeye sokulan yasak eşyanın alırken seçimlik hareketleri bilme şartı aramıştır. 

İthali yasak eşyalar (5809 S. Kanun 55/2 İmei numaralı değiştirilmiş cep telefonu, 6136 s. 1 ve 12 md. ateşli silah ve aletler, 859 S. ipek böceği tohumu vs.) 

İHRACI KANUNLA YASAKLANMIŞ EŞYAYI TÜRKİYE’DEN İHRAÇ EDEN KİŞİ  (5607 SAYILI KANUN MD. 3/8)

Bu suçun oluşması için ihracı kanunla yasaklanmış eşyayı ülke sınırları dışına çıkarmak gerekir. Örneğin Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunundan sayılan eserleri yurt dışına çıkarmak. 

İHRACAT REJİMİNE AYKIRILIK SUÇU (5607 SAYILI KANUN MD. 3/9)

Bu suçun oluşması için ihracat gerçekleşmediği halde gerçekleşmiş gibi göstermek yahut gerçekleştirilen ihracatı konu malın cins, miktar, evsaf ve fiyatını gerçekten farklı göstermektedir. Bu suç amaç teşvik, sübvansiyon, veya parasal iadelerden yararlanmak olmalıdır. 

Uygulamada hayali ihracat olarak bilinen 5607 s. kanunun 3/9 maddesinde hükümlerde mahkemeler genellikle gümrük çıkış beyannamesi belgesini celp etmektedir. Bu belgeden ihracatı gümrük mevzuatına uygun doldurularak ihracatçılar birliğinin onayladığı bir belgedir. 

KAÇAK EŞYA KONUSU TÜTÜN, TÜTÜN MAMULLERİ, MAKARON, YAPRAK SİGARA KAĞIDI, ETİL ALKOL, METANOL, ALKOLLÜ İÇKİ OLMASI HALİNDE (5607 SAYILI KANUN MD. 3/10)

Öncelikle yukarıda sayılanlardan makaron ve yaprak sigara kağıdı 4.11.2020 tarihli değişiklikle yürürlüğe girdiğinden bu tarihten sonraki eylemlerde suçtur. Uygulanacak ceza kanunu yönünden sürelere dikkat edilmesi gerekir. Ayrıca yerli üretim olan yukarı da sayılı eşyalar da suç oluşmaz.Bu suçun oluşması için eşyanın kaçak olması gerekir. 

Suçun konusunun akaryakıt, tütün, tütün mamulleri, makaron, yaprak sigara kağıdı, etil alkol, metanol ve alkollü içkilerden en az biri ya da birkaçı oluşturmalıdır. Cezası ise temel cezanın yarısından 2 katına arttırım söz konusudur. Temel ceza ilk 9 fıkraya göre baz alınacaktır. 

Örnek bir hükümde hakim ele geçen eşya öncelikle 3/18 bakmalı incelemeli, akabinde 3/1-9 temel ceza belirlenmeli, 3/10 yarısından iki katına kadar arttırılmalı, 3/10-son daki düzenleme gereği üç yıldan aşağı olmayacağına, 3/22 değerinin pek hafif se inidirim/arttırım bakılarak ve en son olarak 5/2 etkin pişmanlık hükümleri uygulanmalıdır. 

Bu suçun 18 fıkradakinden farkı eşyanın kaçak olarak yurda girmesidir. Yuukarı  da sayılan eşyalar yerli üretim ise 3/18 ilk cümlesi kapsamındadır. 

ULUSAL MARKER UYGULAMANA SAHİP OLUP EPK NİN BELİRLEDİĞİ SEVİYENİN ALTINDA ULUSAL MARKER İCEREN AKARYAKIT VEYA HİÇ İÇERMEYEN AKARYAKITI TİCARİ AMAÇLA ÜRETEN, BULUNDURAN, NAKLEDEN, SATIŞA ARZ EDEN, SATAN VE SATIN ALAN KİŞİ (5607 SAYILI KANUN MD. 3/11)

Ulusal marker Petrol Kanunun dan tanımlanmış akaryakıta rafine çıkışında eklenen katkı maddesidir. Kaçak akaryakıt ise Petrol Piyasa Kanununun 2 ve 22. Md. De tanımlanmıştır. Suçta tanımlanan ham maddenin var olup olmadığı, ulusal MARKER Seviyesinin tespiti için mahkemece Petrol Araştırma Merkelerine müzekkere yazılır VE ele geçirilen hammaddenin numunesi gönderilir. 

Yargıtay Yük Taşıyarak geçimini sağlayan gemilerin bu amaçla deposunda kullandıkları akaryakıt Ticari amaçlı kullanım olarak kabul etmiştir.

EPK DAN İZİN ALMADAN AKARYAKIT YERİNE KULLANILAN ÜRÜNLERİ ÜRETEN, SATIŞE ARZ EDEN, SATAN, BULUNDURAN, TİCARİ AMAÇLA SATAN, TAŞIYAN VE SAKLAYAN KİŞİ (5606 SAYILI KANUN MD. 3/12)

Suçun konusu seçimlik eylemler sonunda ya akaryakıt üretilmesi yahutta üretilen şey akaryakıt yerini almaldır. 

Örneğin madeni yağ içerisine katılan solventle akaryakıt kullanılması bu suçun oluşturur.

UYARI : Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Kerem GÜNAYDIN’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı ve damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

About the Author

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

You may also like these